İslam Akidesi
  ÖLÜ’YE FAYDA SAĞLAYACAK ŞEYLER
 

ÖLÜ’YE FAYDA SAĞLAYACAK ŞEYLER

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِِ

Değerli Müslümanlar ! bu sohbetimizde izahını ve isbatını yapmaya çalışacağımız husus, ölen bir kimsenin, vefatından sonra kendisine nelerin fayda sağlayacağı husu-sudur…

Bizim bu manada bir sohbete tevessül edişimizin nedeni, Müslümanların bir çok konuda yanlışa düştüğü gibi bu konuda da bir takım yanlış şeyler yapmalarından dolayıdır.

Rabbimden niyazım,benim bu küçük çalışmamı gerek hayatta olan inanan kardeş-lerime ve gerekse vefat eden bütün Müslüman kardeşlerime faydalı kılsın….. Çünkü, ben inanıyorum ki bu meseleyi Kur’an ve Sünnet ışığında öğrenipte ona uygun hareket eden bir Müslümanın hem kendisine, hem de ölen Müslüman kardeşlerine faydası olacaktır.

Değerli kardeşlerim,bu konuda Kur’an’a ve Sünnet’e dayanarak söyleyeceğimiz ilk söz, ölen bir kimse, vefatından sonra şu iki sebebten dolayı fayda görür :

BİRİNCİSİ : KENDİSİNİN HAYATTA İKEN BIRAKTIĞI BİR SEBEBTEN DOLAYI .

İKİNCİSİ : HAYATTA OLANLARIN KENDİSİ İÇİN YAPACAĞI ŞEYLERDEN DOLAYI .


HAYATINDA SEBEP OLDUĞU ŞEYLERDEN FAYDALANMASI


Ölünün,hayatta iken sebep olduğu şeylerden faydalanacağının en açık delilleri şunlardır :
إِنَّا نَحْنُ نُحْيِي الْمَوْتَى وَنَكْتُبُ مَا قَدَّمُوا وَآثَارَهُمْ

{ Ölüleri diriltecek,işledikleri amelleri ve geride bıraktıkları eserleri yazacak olan elbette biziz ….. }
YASİN : 12.AY.

مَّن يَشْفَعْ شَفَاعَةً حَسَنَةً يَكُن لَّهُ نَصِيبٌ مِّنْهَا”………………..

{ Kim güzel bir işe aracılık ederse,onun da o işten bir payı vardır … }
NİSA : 85.AY.

- قَالَ رَسُول اللَّه صَلى اللَّه عَلَيْهِ وَسَلمْ: من سَنَّ سنة حسنة فيعمل بِهَا كَانَ لَهُ أجرها، ومثل أجر من عمل بِهَا لاَ ينقص من أجورهم شيئاً............."


1
{ …… Cerir bin Abdullah r.a’dan. Resulullah s.a.v şöyle buyurdular : Kim iyi bir çığır açar da o yolda yürünürse,o yolda yürüyenlerin sevabı kadar bu çığırı açan kimseye de ecir yazılır.Onların sevaplarından da bir şey eksilmez ……… }

MÜSLİM : 3.C.1017.N
İBNİ MACE : 1.C.203.N

Zikretmiş olduğumuz bu delillerin umum ifadeleri bize şunu anlatmaktadır : İster hayatta olsun ister ölü olsun, kim hayırlı bir işe vesile olmuş ise,o işten hasıl olan sevapların aynısını bu kimse de kazanacaktır.

Konuyla ilgili daha hususi delillere gelince, - Yani,hayatta iken vesile olduğu hayırlı şeylerin öldükten sonra da insana faide sağlıyacağını ifade eden delillere gelince – onlar da şunlardır :

عن أبي هريرة : أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال : إذا مات الإنسان انقطع
عنه عمله إلا من ثلاثة : إلا من صدقة جارية. أو علم ينتفع به. أو ولد صالح يدعوله

{ ….. Ebu Hureyre r.a dan. Resulullah s.a.v şöyle buyurdular : İnsan ölünce artık onun ameli kesilir.Ancak şu üç şey müstesna. Cari olan sadaka,faydalanılan ilim ve kendisine dua eden Salih bir evlad. }
MÜSLİM : 5.C.1631. N
EBU DAVUD : 3.C.2880. N
TİRMİZİ : 2.C.1393. N
E.MÜFRED : 1.C. 38. N

Bu hadisi şerifte istisna edilen üç şey,şüphesiz ki kişinin kendisine ait olduğu şey-lerdir.Yani hayatta iken kendisinin sebep olduğu şeylerdir.

Bu manayı İbni Mace’de ve sair hadis kitaplarında zikredilen şu hadisi şerifler daha açık bir şekilde teyid etmektedirler :

{ ….. Ebu Katade r.a’dan. O şöyle dedi : Resulullah s.a.v buyurdu ki : Kişinin kendisinden sonra geriye bırakacağı en hayırlı şey şunlardır : Kendisine dua edecek hayırlı bir evlat, ecri kendisine ulaşacak sadaka’i cariye ve kendisinden sonra gereğince amel edilecek bir ilim. }
İBNİ MACE : 1.C.241.N
T.MU’CEMU’S SAĞİR : 1.C.274.N

{ ….. Ebu Hureyre r.a dan.Resulullah s.a.v şöyle buyurdular : Şüphesiz mü’mine ölümünden sonra amelinden ve hasenatından ulaşanlar arasında şunlar da vardır : Öğrettiği ve yaydığı bir ilim,geriye bıraktığı Salih bir evlat,miras bıraktığı bir Mushaf,yaptırdığı bir mescid,gelip geçen yolcular için yaptırdığı bir ev, akıttığı bir su ve sağlığında kendi malından verdiği sadaka. }
İBNİ MACE : 1. C 242.N
İBNİ HUZEYME : 4.C.2490.N

İşte bu deliller Allah’a iman eden bir müslümanın, hayatta iken yapmış ve ölümün-den sonra da devam edecek olan bütün hayırlı işlerinin kendisine fayda vereceğine açıkça delalet etmektedir.

2
Daha muşahhas ifadelerle izah edecek olursak ; Müslüman bir kimse, hayatta iken yaptırmış olduğu bir çeşmeden,o çeşme ayakta kalıp ondan su içildiği müddetçe sevap kazanacaktır… Hatta oradan faydalanacak olan her türlü canlılardan dolayı dahi,bu kimse sevap kazanacaktır.

Yine,ölen bir Müslümanın yaptırmış olduğu bir yoldan,köprüden insanlar ve hayvan-lar faydalandığı sürece, o kimseye devam eden bu hayırlı işinden dolayı sevap yazı-lacaktır.

Dikmiş olduğu bir ağaçtan faydalanıldığı müddetçe – ki,bu faydalananlar insan, kurt,kuş vesaire hangi canlı olursa olsun fark etmez – o kimseye bu hayırlı işinden dolayı sevap yazılacaktır.

Ve yine,hayatta iken kendilerine hayırlı ilimler öğrettiği kimseler - ki, bu Kur’an olur,Hadis olur veya okuma yazma olabilir – bu kimseler ilimleri ile amil oldukları müddetçe, bundan dolayı vesile olan kimseye sevap yazılacaktır.

Geriye bıraktığı bir Mushaf’tan veya herhangi faydalı bir eserden insanlar faydalan-dıkları sürece, o kimse bundan sevap kazanacaktır.

Yaptırdığı bir cami’den, mescid’den veya medrese’den insanlar faydalandığı müd-detçe,o kimseye bu güzel amellerinden dolayı sevap yazılacaktır.

Yetiştirerek geriye bıraktığı evladı – ki,bu başkasının evladı da olabilir – kendisine dua ettiği veya öğrendiği hayırlı amellerle hayat sürdüğü müddetçe,vesile olduğu bu hayırlı işlerden dolayı kendisine sevap yazılacaktır.

Hulasa,insanın hayatta iken elinin emeği olarak bırakıp gittiği bütün hayırlı eser-lerin,başkaları faydalandığı müddetçe kendisine sevap yazdıracaktır…. Diğer bir ifadeyle ; bahsini etmiş olduğumuz bu kabilden bütün hayırlı ameller,ölen bir kimseye vefatından sonra da fayda sağlıyacaktır.

HAYATTA OLANLARIN YAPTIĞI ŞEYLERDEN FAYDALANMASI

Değerli kardeşlerim ! Ölen bir kimsenin fayda göreceği sebeplerden bir diğeri de, hayatta olanların kendisi için yapacağı şeylerdir.
İslam, - Gerek Kur’an’ı kerim de ve gerekse Sünnet’i seniye de - ölen bir kim-senin hayatta olanların yaptıkları şeyler vesilesiyle fayda göreceğini açıkça zikrettiği gibi, bu hususların neler olduğunu da tafsili bir şekilde anlatmıştır ….

Bu hususta bilinmesi gereken en önemli şey,ölen kimsenin hayatta olanlardan fayda görebilmesi için Müslüman olarak gitmesi gerekir.

Allah’u Azze ve Celle kerim kitabında şöyle buyurmaktadır :

اسْتَغْفِرْ لَهُمْ أَوْ لاَ تَسْتَغْفِرْ لَهُمْ إِن تَسْتَغْفِرْ لَهُمْ سَبْعِينَ مَرَّةً فَلَن يَغْفِرَ اللّهُ لَهُمْ ذَلِكَ بِأَنَّهُمْ كَفَرُواْ بِاللّهِ وَرَسُولِهِ وَاللّهُ لاَ يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِقِينَ

3
{ Onlar için ister af dile ister dileme, Onlar için yetmiş defa da af dilesen Allah onları affetmez.Çünkü onlar Allah ve Resulünü inkar ettiler.Allah fasık bir kavmi doğru yola iletmez. }
TEVBE : 80.AY.

وَلاَ تُصَلِّ عَلَى أَحَدٍ مِّنْهُم مَّاتَ أَبَداً وَلاَ تَقُمْ عَلَىَ قَبْرِهِ إِنَّهُمْ كَفَرُ واْ بِاللّهِ وَرَسُولِهِ وَمَاتُواْ وَهُمْ فَاسِقُونَ

{ Onlardan ölen birinin asla namazını kılma ve kabri başında da durma. Çünkü onlar Allah ve Resulünü yalanladılar ve fasık olarak öldüler. }
TEVBE : 84.AY.

مَا كَانَ لِلنَّبِيِّ وَالَّذِينَ آمَنُواْ أَن يَسْتَغْفِرُواْ لِلْمُشْرِكِينَ وَلَوْ كَانُواْ أُوْلِي قُرْبَى مِن بَعْدِ مَا تَبَيَّنَ لَهُمْ أَنَّهُمْ أَصْحَابُ الْجَحِيمِ

{ Akraba bile olsalar,cehennem ahalisi oldukları belli olduktan sonra müşrikler için mağfiret dilemek ; ne peygamberin ve ne de inananların yapacağı bir iş değildir. }
TEVBE : 113.AY.

عن أبي هريرة ؛ قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم: استأذنت ربي أن أستغفر لأمي فلم يأذن لي. واستأذنته أن أزور قبرها فأذن لي".

{ …. Ebu Hureyre r.a şöyle dedi : Resulullah s.a.v buyurdu ki :Anneme istiğfar etmek için rabbimden izin istedim de bana izin vermedi.Kabrini ziyaret etmek için izin istedim,bu konuda bana izin verdi. }
MÜSLİM : 3.C. 976.N
EBU DAVUD : 4.C.3234.N
İBNİ MACE : 4.C.1572.N

{ …. Amr İbni Şuay’dan,babasından,dedesinden şöyle rivayet etmişlerdir : As İbni Vail kendisi namına yüz köle azad edilmesini vasiyet etti.Oğlu Hişam elli köle azad etti,diğer oğlu Amr da geri kalan elli köleyi azad etmek istedi. Bunu Resulullah s.a.v’e bir sorayım dedi.Bunun üzerine Resulullah s.a.v’e geldi,ve :
- Ya Rasulallah ! babam yüz köle azad edilmesini vasiyet etmişti.Kardeşim Hişam onun namına elli köle azad etti.Üzerinde elli köle baki kaldı.Ben onun namına azad edeyim mi ? dedi. Resulullah s.a.v :
- Eğer babanız Müslüman olsaydı,onun namına köle azad ederdiniz veya onun namına sadaka verirdiniz veya onun namına hacc da ederdiniz. Oda,ona yetişirdi, buyurdular. }
EBU DAVUD : 3.C.2883.N



4
{…. Ali r.a dan. Dedi ki : Bir adamın,müşrik olan anne ve babası için istiğfar ettiğini işittim ve bunun üzerine kendisine : Müşrik oldukları halde anne ve baban için istiğfar mı ediyorsun ? dedim. O da , İbrahim,müşrik olduğu halde babasına istiğfar etmemiş miydi ? dedi. Bunu peygamber s.a.v’e anlattım ve bunun üzerine : “ Akraba bile olsalar,cehennem ahalisi oldukları belli olduktan sonra müşrikler için mağfiret dilemek ; ne peygamberin ve ne de inananların yapacağı bir iş değildir. “ Ayet’i indi. }
TİRMİZİ : 5.C.3298.N

Bu ve emsali deliller,kafir veya müşrik olarak gidenlerin, hayatta olanların ne duala-rından ve ne de onlar adına yaptıkları sair şeylerden fayda görmeyeceğini açıkça isbat etmektedir….. Diğer bir ifadeyle ; Müslüman olarak ölmeyenlere ne dua edilir,ne onların cenaze namazları kılınır ve ne de onlar adına bir takım iyiliklerde bulunulur.. Çünkü bunların o kimseye faydası olmayacaktır.

Son olarak zikredilen hadisi şeriflerde de açıkça bildirildiği gibi, eğer bir kimse Müslüman olarak ölürse onun adına şunlar yapılabilir :

DUA EDİLMESİ

Müslüman olarak ölen bir kimsenin hayatta olanlardan göreceği en büyük menfaat, onların kendisine dua etmeleridir.
Bunun en açık ve en güzel delili,Rabbimizin kerim kitabındaki şu Ayet’i celilesidir :

وَالَّذِينَ جَاؤُوا مِن بَعْدِ هِمْ يَقُولُونَ رَبَّنَا اغْفِرْ لَنَا وَلِإِخْوَانِنَا الَّذِينَ سَبَقُونَا بِالْإِيمَانِ وَلَا تَجْعَلْ فِي قُلُوبِنَا غِلّاً لِّلَّذِينَ آمَنُوا رَبَّنَا إِنَّكَ رَؤُوفٌ رَّحِيمٌ

{ Onlardan sonra gelenler derler ki : Rabbimiz bizi ve bizden önceki inanan kar-deşlerimizi bağışla, kalplerimizde onlara karşı bir kin bırakma ! Rabbimiz muhakkak ki sen çok şevkatli,çok merhametlisin. }
HAŞR : 10.AY.

Görüldüğü gibi bu Ayet’i celile de Yüce Allah,sonradan gelenleri kendilerinden önce iman eden kardeşlerine istiğfar ettiklerinden dolayı övmektedir. Bu demektir ki hayatta olanların istiğfarları ölülere fayda veriyor.

{ … Ebu’d Derda r.a şöyle dedi : Resulullah s.a.v şöyle buyurdu : Bir kimse Din kardeşinin gıyabında dua ederse, Melekler şöyle der : “ kabul et ya rabb “ Ve yine, “ ey dua eden bir misli de sana “ derler. }
MÜSLİM : 8.C.2732.N
EBU DAVUD : 2.C.1534.N

عن عثمان بن عفان قال : كان النبيُّ صلى اللّه عليه وسلم إذا فرغ من دفن الميت وقف عليه فقال : " استغفروا لأخيكم وسلوا له بالتثبيت؛ فإِنه الآن يسأل "

5
{ ….. Osman bin Afvan r.a dan. O şöyle dedi : Resulullah s.a.v ölüyü defnettikten sonra kabrin başında durdu ve : Kardeşiniz için istiğfar edin,onun için cevapta sebat isteyin,çünkü o şimdi sorguya çekilmektedir,buyurdu.}
EBU DAVUD : 4.C.3221.N

CENAZE NAMAZI

Hatta ölen bir kimse üzerine cenaze namazı kılmak da bu kabildendir.Çünkü cenaze namazı da başlı başına ölen kimse için bir dua’dır.


{ …. İbni Abbas r.a şöyle demiştir : Resulullah s.a.v den işittim o şöyle buyuruyordu : Herhangi bir müslüman ölür ve onun cenaze namazını Allah’a şirk koşmayan kırk kişi kılarsa,muhakkak ki onların şefaati – yani duaları – kabul olunur. }

MÜSLİM : 3.C. 948.N
EBU DAVUD : 4.C.3170.N
İBNİ MACE : 4.C.1489.N

{ …. Aişe r.a dan. Peygamber s.a.v şöyle buyurdular : Müslümanlardan sayıları yüze ulaşan bir cemaatin hepsi ölü için şefaat ederek cenaze namazı kılarlarsa, bunların o kimse hakkındaki şefaatleri muhakkak kabul edilir. }
MÜSLİM : 3.C.947.N

{ ….. Avf İbni Malik r.a dan. Dedi ki : Resulullah s.a.v bir cenaze üzerine namaz kıldırdı.Ben de, onun duasından şunları ezberledim :

اَللَّهُمَّ اغْفِرْ لَهُ وَارْحَمْهُ، وَعاَفِهِ، وَاعْفُ عَنْهُ وَأَكْرِمْ نُزُلـَهُ، وَوَسِّعْ مُدْخَلَـهُ، وَاغْسِلْهُ بِالْمَاءِ وَالثَّلْجِ وَالْبَرَدِ، وَنَقِّهِ مِنَ الْخَطاَياَ كَماَ نَقَّيْتَ الثَّوْبَ الأَبْيَضَ مِنَ الدَّنَسِ، وَأَبْدِلْهُ داَراً خَيْراً مِنْ دَارِهِ، وَأَهْلاً خَيْراً مِنْ أَهْلِهِ، وَزَوْجاً خَيْراً مِنْ زَوْجِهِ، وَأَدْخِلْهُ الْجَنَّةَ، وَأَعِذْهُ مِنْ عَذاَبِ الْقَبْرِوَعَذَابِ النَّارِ

“ Allahummağfir lehu, verhamhu ve afihi, va’fu anhu. Ve erkim nuzulehu, ve vessi’ mudhalehu, va’sil hu bilmai vesselci vel beredi. Ve nakkıhi minel hataye kema nakkeytes sevbel ebyade mined denes, ve ebdil hu daren hayren min darihi, ve ehlen hayren min ehlihi, ve zevcen hayren min zevcihi, ve edhilhul cenneh, ve eidhu min azabil kabri ve azabin nar . “

“ Allah’ım! Bu kulunu af ve mağfiret eyle ve ona merhamet et. Vardığı yerde ona ikram et ve yerini geniş kıl . Ya Rabbi ! onu soğuk su, kar ve buzla yıka. Onu,beyaz elbisenin üzerindeki lekeyi temizlediğin gibi günahlardan temizle. Ya Rabbi ! Ona bu menzilinden daha hayırlı bir menzil ihsan eyle ve bu topluluktan daha hayırlı bir toplulukla onu karşılaştır. Ona eşinden daha hayırlı bir eş nasip et ve onu cennetlik kullarından eyle. Onu kabir azabından ve cehennem ateşinden koru “ }
MÜSLİM : 3.C. 963. N
İBNİ MACE : 4.C.1500.N
6
KABİR ZİYARETİ ESNASINDA YAPILAN DUA

Kabir ziyareti esnasında yapılan dualar da bu kabildendir. Yani, Müslüman olarak ölen kimseler,kabirleri ziyaret eden Müslüman kardeşlerinin kendileri için yaptığı dualardan da – Allah’ın izniyle – fayda görürler.

{ …. Resulullah s.a.v kabirlere çıktığı zaman şu duayı yapardı :


" السلام عليكم أهل الديار، من المؤمنين والمسلمين. وإنا، إن شاء الله، للاحقون . أسأل الله لنا ولكم العافية "



“ Esselamu aleykum ehled diyarı minel mü’miniyne vel müslimin. Ve inne inşa-allahu le lahikun. Es elullahe lena ve lekumul afiyeh “

“ Ey mü’minlerin ve Müslimlerin diyarı ! Allah’ın selamı üzerinize olsun. Allah dilerse muhakkak biz de sizin yanınıza geleceğiz. Allah tan bizlere ve sizlere afiyet dilerim “ }
MÜSLİM : 3.C.975.N

{ ….. Aişe r.a dan…………….. Resulullah s.a.v buyurdular ki : Cibril bana :
- Muhakkak ki Rabbin sana Baki – mezarlığı – ehline gidip onlar için istiğfar etmeni emrediyor,dedi. Ben – Aişe’de – dedim ki :
- Ya Rasulallah ! onlar için nasıl dua edeyim ? . Resulullah s.a.v dedi ki : Şöyle de :

السلام على أهل الديار من المؤمنين والمسلمين ويرحم الله المستقدمين منا والمستأخرين وإنا، إن شاء الله، بكم للاحقو

“ Esselamu aleykum ehled diyarı minel mü’miniyne vel müslimin. Ve yerha-mullahu’l mustakdimine minna vel musta’hirin. Ve inna inşaallahu bikum le lahikun “

“ Ey mü’minlerin ve Müslimlerin diyarı ! Allah’ın selamı üzerinize olsun.Allah, bizden önce ölenlere ve bizden sonra öleceklere rahmet eylesin.Allah dilerse biz de sizlere kavuşacağız “ }
MÜSLİM : 3.C.974 / 103.N

ÖLÜYE KUR’AN OKUNUR MU ?


Burada hazır yeri gelmişken şunu izah etmek inşaallah faydalı olacaktır. O da : Kabir ziyareti esnasında ölüler için Kur’an okuma adetinin yanlışlığı ….

Çünkü bu konuda ne Allah’ın kitabında ve ne de Resulünün sünnetinde mesele ile alakalı hiçbir delil yoktur. Ama buna rağmen,inananların kısmı azamı bu yanlışın içerisinde hayat sürmektedirler .


7
Halbuki biraz önceki deliller,kabir ziyaretinde bir müslümanın nasıl hareket ede-ceğini açıkça anlatmıştır. Hatta Aişe validemiz Allah Resulü s.a.v’e : “ Kabirleri ziyaret ettiğim zaman onlara nasıl dua edeyim “ dediğinde, Allah resulü s.a.v zikri geçen duayı okumasını ona söylemiştir.

Dolayısıyla,eğer kabirlerde Kur’an okumak caiz olmuş olsaydı … veya Kur’an okuyup da onun sevabını ölülere gönderme gibi bir şey olmuş olsaydı,bunu Resu-lullah s.a.v mutlaka söylerdi. Çünkü,İslam’ın bu hususta bir kuralı vardır ki,o da :

تأخير البيان عن وقت الحاجة لا يجوز

“ İhtiyaç anında beyanın tehiri caiz değildir “

Yani,eğer ölülere Kur’an okumanın onlara faydası olacak olsaydı bunu Allah Resulü s.a.v mutlaka söylerdi. Çünkü kendisine, kabirleri ziyaret eden bir kimsenin ne yapacağı sorulmuştur.

Hatta ve hatta Kur’an’a ve Sünnet’e vukufiyeti olanlar bunun tam zıddına deliller göreceklerdir.
Bakınız Allah’u Azze ve Celle kitabında ne buyuruyor :

وَمَا عَلَّمْنَاهُ الشِّعْرَ وَمَا يَنبَغِي لَهُ إِنْ هُوَ إِلَّا ذِكْرٌ وَقُرْآنٌ مُّبِينٌ لِيُنذِرَ مَن كَانَ حَيّاً وَيَحِقَّ الْقَوْلُ عَلَى الْكَافِرِينَ

“ Biz ona – yani Muhammed’e – şiir öğretmedik. Ki,ona yakışmaz da. O sadece bir öğüt ve apaçık bir Kur’an’dır. Ki,onunla diri olanları uyarsın ve inkar eden-lere de azab sözü hak olsun. “
YASİN : 69.70.AY.

Ayet’i kerimeye dikkat edilirse, لِيُنذِرَ مَن كَانَ حَيّاً “ … diri olanları uyarması için … “ ifadesiyle,Kur’an’ın dirilerin uyarılması için indirildiğini anlatmaktadır.

Rabbimiz yine bir Ayet’i Celile’sinde şöyle buyurmaktadır :

كِتَابٌ أَنزَلْنَاهُ إِلَيْكَ مُبَارَكٌ لِّيَدَّبَّرُوا آيَاتِهِ وَلِيَتَذَكَّرَ أُوْلُوا الْأَلْبَابِ

“ O mubarek bir kitaptır. Onu sana indirdik ki, Ayetlerini düşünsünler ve akıl sahipleri de öğüt alsınlar. “
SAD : 29.AY.

Bu Ayet’i kerime bize açıkça şunu anlatmaktadır ; Kur’an akledebilen, düşü-nebilen kimseler için inzal olmuştur. Dolayısıyla onu, düşünme ve anlama hasleti elinden alınmış kimselere okunması makul değildir….. Bununla beraber,bu inanç ve amel Kur’an’ın gaye ve hedefine de terstir.

8
Kabirlerde Kur’an okunmayacağının sünnet’ten delilleri ise şunlardır :

عن أبي هريرة , أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال : لا تجعلوا بيوتكم مقابر. إن الشيطان ينفر من البيت الذي تقرأ فيه سورة البقرة .

{ …. Ebu Hureyre r.a dan. Resulullah s.a.v şöyle buyurdular : Evlerinizi kabirlere çevirmeyiniz. Muhakkak şeytan, içerisinde Bakara suresi okunan evden kaçar.}

MÜSLİM : 2.C. 780. N
TİRMİZİ : 5.C.3036.N
AHMED : 2 / 284-337

{ …… Resulullah s.a.v şöyle buyurdular : Evlerinizde Bakara suresini okuyunuz, oraları kabirlere çevirmeyiniz. }
BEYHAKİ : 5 / 448 / 1056

Hulasa, ölülere faydası dokunsun diye Kur’an okumanın eğer dinimizde bir yeri olmuş olsaydı, Müslümanlara karşı çok şevkatli ve merhametli olan Peygamberimiz s.a.v :
“ Evleriniz de Kur’an okuyunuz ve namaz kılınız, oraları kabirlere çevirmeyiniz “

diye nasihatte bulunmazdı… Çünkü,kabirler Kur’an okuma ve namaz kılma yeri değil-dir….. Bunun içindir ki ; Hayatı boyunca defalarca kabirleri ziyaret eden Allah Resulü s.a.v, ne böyle bir şey yapmıştır,ne ümmetine böyle bir şey tavsiye etmiştir ve ne de ima ile de olsa buna işaret etmiştir ….. Kendisinin de hadisi şeriflerinde buyurduğu gibi :
ما بقي من شيء يقرب من الجنة ويباعد من النار إلا وقد بين لكم . ( صحيح )

{ Size cennet’e yaklaştıracak ne var ise onu açıklamışımdır. Ve yine size, cehen-nem’den uzaklaştıracak ne var ise onları da açıklamışımdır.}
M. ZEVAİD : 8 . 264
S . SAHİHA : 4.C.1803.N
HAKİM : 2.C. 4. SAY
عن أبي ذر قال تركنا رسول الله صلى الله عليه وسلم وما طائر يقلب جناحيه في الهواء إلا وهو يذكرنا منه علما قال فقال صلى الله عليه وسلم فذكره . وله شاهد من رواية عمرو عن المطلب مرفوعا بلفظ ما تركت شيئا مما أمركم الله به إلا قد أمرتكم به وما تركت شيئا مما نهاكم عنه إلا قد نهيتكم عنه . وإسناده مرسل حسن .

{ Ebu Zerr r.a şöyle dedi : Resulullah s.a.v bizi, hava’da kanat çırpan kuştan dahi malumat vemiş olduğu halde terk etti . }
İBNİ HİBBAN : 1.C. 65.N
AHMED.MÜSNED : 5 / 162
TABERANİ KEBİR : 1647.N
S . SAHİHA : 4.C. 1803.N

{ Ve yine bir hadislerinde şöyle buyurmaktadır : Allah’ın size emredip de benim size emretmediğim hiçbir şey bırakmadım.Ve yine,Allah’ın size yasaklayıp da benim size yasaklamadığım hiçbir şey de bırakmadım.}
S . SAHİHA : 4.C. 1803.N

9
Artık bu delillerden sonra söylenecek ne olabilir ki ….Olsa olsa ,” Allah anlayış ve hidayet versin “ olabilir.

ÖLÜ ADINA SADAKA VERME

Ölüye fayda sağlayan şeylerden birisi de,evladının onun adına sadaka verilmesidir. Buhari ve Müslim’in rivayet ettikleri bir hadiste ;

{ ….. Aişe r.a şöyle anlatıyor : Bir adam Peygamber s.a.v’e gelerek :
- Annem ansızın ölüverdi.Ben öyle sanıyorum ki,eğer annem konuşabilseydi sadaka yapacaktı.Şimdi ben annem adına sadaka verebilir miyim ? diye sordu. Peygamber :
- Evet,annen adına sadaka verebilirsin,buyurdular. }
BUHARİ : 6.C.2608.S
MÜSLİM : 3.C.1004.N

{ …… İbni Abbas haber verdi ki,Saide oğulları’nın kardeşi olan Sa’d bin Ubade uzak bir yerde iken annesi vefat etti. Akabinde Sa’d bin Ubade Peygamber’e geldi ve :
- Ya Rasulallah ! ben kendisinden uzakta iken annem vefat etti.Onun adına herhangi bir şey sadaka etsem bu şey ona fayda verir mi ? diye sordu. Resulullah s.a.v :
- Evet – fayda verir – buyurdu. Sa’d da :


- Ben seni şahid yapıyorum ki,benim el-Mıhraf adındaki duvarlı bostanım annem için sadakadır,dedi. }
BUHARİ : 6.C.2609.S

{ …. Ebu Hureyre r.a dan. Bir adam Peygamber s.a.v’e :
- Babam öldü ve geriye de mal bıraktı.Halbuki vasiyette yapmadı.Şimdi ben onun adına tasadduk etsem günahlarına kefaret olur mu ? diye sordu. Resulullah s.a.v :
- Evet,olur buyurdu. }
MÜSLİM : 5.C.1630.N
İBNİ MACE : 7.C.2716.N

Zikredilen bu deliller,ölen anne ve baba’nın yetiştirdikleri Salih evlatlarının güzel amellerinden fayda göreceklerini isbat eden delillerdir…Çünkü evlat da anne baba’nın çalışıp çabalamalarının ve kazançlarının bir parçasıdır. Yüce Allah kerim kitabında şöyle buyurmaktadır :
سَعَى وَأَن لَّيْسَ لِلْإِنسَانِ إِلَّا مَا

“ İnsan için kendi çalışıp çabalamasından başka bir şey yoktur “
NECM : 39.AY.

{ Resulullah s.a.v ise bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmaktadır : Kişinin yediği en hoş ve helal şey kendi kazancından olandır. Şüphesiz onun çocuğu da kendi kazancındandır. }
EBU DAVUD : 4.C.3528.N
İBNİ MACE : 6.C.2137.N

ÖLÜNÜN BORÇLARINI ÖDEMEK

Ölüye fayda sağlayacak hususlardan birisi de, geride bıraktığı borçlarının öden-mesidir.

10
{ …. Sa’d bin el-Atbal r.a’dan. Kardeşim öldü geriye üçyüz dirhem ve çoluk çocuğu kaldı. Sa’d dedi ki : Ben bu paraları kardeşimin çoluğuna çocuğuna harcamak istedim. Fakat Peygamber s.a.v şöyle buyurdu :
- Senin kardeşin borcu dolayısıyla alıkonulmaktadır.Git onun borcunu öde. Gittim onun borcunu ödedim,sonra gelip : Ey Allah’ın Resulü onun borçlarını ödedim fakat tek istisna delili bulunmayan bir kadının alacağı olduğunu iddia ettiği iki dinar kaldı,dedim. Peygamber s.a.v şöyle buyurdu :
- O kadına parayı öde.Çünkü o bir hak sahibidir,doğru söylüyor. }

AHMED MÜSNED : 4 / 136. 5 / 7
İBNİ MACE :
BEYHAKİ : 10 / 142
K. CENAİZ : 14 . SAY.

{ … Semure bin Cündüb r.a dan.Dedi ki : Peygamber s.a.v bir cenaze üzerine namaz kıldı.- bir rivayette : sabah namazını kıldı – Namazı bitince :
- Burada falanın ailesinden kimse var mı ? diye buyurdu.Herkes sustu.Çünkü Peygamber kendiliğinden onlara bir şey söyledi mi susarlardı.Bunu birkaç defa söyledi.Üç defa tekrarladığı halde kimse ona cevap vermedi.Bir adam :
- O aradığın işte budur,dedi. Semure dedi ki :
- İnsanların arka tarafından birisi elbisesini sürükleyerek kalktı.Peygamber s.a.v ona şöyle dedi :
- İlk iki defa seslenişimde bana cevap vermene engel olan ne idi ? ben ancak bir hayırdan dolayı senin adını söyledim. – Onlardan olan birinin adını vererek - Filan kişi borcu dolayısıyla esir alınmıştır,cennete girmekten alıkonulmuştur. Arzu ederseniz onu esaretinden kurtarabilirsiniz veya arzu ederseniz onu Allah’ın azabına terk edebilirsiniz. Semure dedi ki :
- O ölen kimsenin akrabalarının ve durumuyla ilgilenenlerin kalkıp da onun borcunu ödediklerini bir görseydin.Nihayet hiç kimsenin ondan bir isteyecek alacağı kalmadı. }

AHMED MÜSNED : 5 / 11 - 13 - 20 …… MÜSTEDREK : 2 / 25 – 26
TAYALİSİ : 891 – 892 . N …… EBU DAVUD :
NESEİ : ..….. BEYHAKİ : 6 / 4 / 76

{ ….Cabir bin Abdullah r.a’dan. O dedi ki : Bir adam vefat etti.Onu yıkadık ,kefenledik, hanud diye güzel kokularla da kokuladıktan sonra,Resulullah s.a.v onun namazını kılsın diye cenazelerin konulduğu Makam’ı Cibril’in yakınına bıraktık. Daha sonra Resulullah s.a.v onun namazını kılsın diye kendisine haber verdik.Resulullah s.a.v Bizimle beraber geldi. Birkaç adım attıktan sonra şöyle dedi :
- Galiba sizin bu adamınızın borcu var. Onlar, “ evet iki dinar borcu var “ dediler. Peygamber s.a.v geri durdu ve şöyle buyurdu :
- Adamınızın namazını kılınız. Bizden Ebu Katade diye bilinen bir adam :
- Ey Allah’ın Resulü ! ben onları ödemeyi üzerime alıyorum,dedi. Bu sefer Resulullah s.a.v şöyle dedi :
- O iki dinarı kendi malından ödeyeceksin ve ölen kimse de bundan beri olacak, öyle mi ? ,diye buyurdu. Adam : “ evet “ dedi.Bu sefer Peygamber s.a.v onun nama-zını kıldırdı.Resulullah s.a.v Ebu Katade ile karşılaştı mı – bir rivayette ertesi gün onunla karşılaşınca – Dedi ki :
- O iki dinarı ne yaptın ?. Ebu Katade dedi ki : Ey Allah’ın resulü adam daha dün öldü.Nihayet Allah resulü s.a.v daha sonra Ebu Katade ile yine karşılaşınca :
- İki dinarı ne yaptın ? diye sordu. Ebu Katade bu sefer dedi ki : Onları ödedim ey Allah’ın resulü. Peygamber s.a.v bunun üzerine şöyle buyurdular :

11
- İşte şimdi onun derisi serinlemeye başladı ve borcu ödendiği için de üzerin-den azab kaldırılmış oldu. }
HAKİM : 2 . C . 58 . S …… BEYHAKİ : 6 / 74 – 75
TAYALİSİ : 1673.N …… AHMED : 3 / 333
HEYSEMİ : 3 / 39 …… K.CENAİZ : 14 . SAY.

ÖLÜNÜN ORUÇ BORCUNU ÖDEMEK

Ölüye fayda sağlayacak hususlardan birisi de,oruç borçlarının ödenmesidir.

عن عائشة رضي الله عنها ؛ أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال “من مات وعليه صيام، صام عنه وليه”.

{ …. Aişe r.a dan.Resulullah s.a.v buyurdular ki : Herhangi bir kimse üzerinde oruç borcu olduğu halde ölürse,bu ölünün velisi onun adına oruç tutabilir. }

BUHARİ : 4 . C .1820.S
MÜSLİM : 3 . C .1147.N
AHMED : 4 . 69 .
E.DAVUD : 3 . 2400 . N

{ …. İbni Abbas r.a’dan,şöyle demiştir : Resulullah s.a.v’e bir kadın geldi ve :
- Ya Rasulallah ! Annem, üzerinde bir ay oruç borcu varken öldü. Ben onun adına bu oruç borcunu ödeyebilir miyim ? diye sordu. Resulullah s.a.v :
- Eğer annenin üzerinde herhangi bir borcu olmuş olsaydı sen onun adına bu borcu öder miydin ? buyurdu.Kadın : “ evet “ deyince,Resulullah s.a.v :
- Öyle ise Allah’a olan borç başka borçlardan daha ziyade ödenmeye layıktır, buyurdular. }
BUHARİ : 4.C.1821.S
MÜSLİM : 3.C.1148.N

{ ….. İbni Abbas r.a dan.Şöyle dedi : Bir kadın denizde yolculuğa çıktı ve : Eğer şanı yüce ve mubarek Allah onu kurtaracak olursa olursa bir ay oruç tutacağını adadı.Yüce Allah onu kurtardı ama o kadın bu borcunu ölünceye kadar tutamadı. Onun bir akrabası – yani kızı - Peygamber s.a.v’e gelerek durumu ona anlattı. Pey-gamber s.a.v de şöyle buyurdu :
- Eğer onun üzerinde bir borç bulunsaydı,sen o borcu ödermiydin ne dersin ? Akrabası evet deyince,Peygamber s.a.v şöyle buyurdular :
- Allah’ın borcunun ödenmesi daha evledır, o halde sen annenin adına adağını yerine getir. }
MÜSLİM : 3.C.1148 -156.N
BEYHAKİ : 4 / 255 - 256 ….. E.DAVUD : 4.C.3308.N
TAYALİSİ : 2630.N ..… K.CENAİZ : 122. SAY


{ …. İbni Abbas r.a.şöyle demiştir : Sa’d bin Ubade,anasının üzerinde bir adak olduğunu,fakat anasının bu adağını yerine getirmeden vefat ettiğini zikredib Resu-lullah sav den fetvasını istedi . Resulullah s.a.v de :
- Anan adına o adağını yerine getir, buyurdu . }
BUHARİ : 14.C.6570.S
MÜSLİM : 5.C.1638.N
İBNİ MACE : 6.C.2132. N


12
Bu ve emsali delillerde de ifade edildiği gibi ölen kimsenin velisi, onun geride kalan oruç borcunu – bu nezr orucu da olabilir,ramazan orucu da olabilir – yerine getirerek, ölüyü rahatlatabilir.


ÖLEN KİMSE ADINA HACC YAPMAK


Ölen bir kimseye fayda sağlacak hususlardan birisi de,onun adına hacc yap-maktır…..Yani, hacc yapmayı arzu edib de buna gücü yetmemiş tevhid ehli bir insan öldüğü zaman, bu kimsenin yerine velisi haccedebilir.


{ …. Amr İbni Şuay’dan,babasından,dedesinden şöyle rivayet etmişlerdir : As İbni Vail kendisi namına yüz köle azad edilmesini vasiyet etti.Oğlu Hişam elli köle azad etti,diğer oğlu Amr da geri kalan elli köleyi azad etmek istedi. Bunu Resulullah s.a.v’e bir sorayım dedi.Bunun üzerine Resulullah s.a.v’e geldi,ve :


- Ya Rasulallah ! babam yüz köle azad edilmesini vasiyet etmişti.Kardeşim Hişam onun namına elli köle azad etti.Üzerinde elli köle baki kaldı.Ben onun namına azad edeyim mi ? dedi. Resulullah s.a.v :
- Eğer babanız Müslüman olsaydı,onun namına köle azad ederdiniz veya onun namına sadaka verirdiniz veya onun namına hacc da ederdiniz. Oda,ona yetişirdi, buyurdular. }
EBU DAVUD : 3.C.2883.N


{ ….. Bureyde r.a şöyle dedi : Ben Resulullah s.a.v’in yanında otururken bir kadın geldi ve :
- Ben anama bir cariye temlik ettim.Halbuki anam da öldü,dedi. Resulullah s.a.v :
- Miras o cariyeyi tekrar sana iade ettiği halde,senin için anana yaptığın bağışın sevabı sabit olmuştur,buyurdu. Kadın :
- Ya Rasulallah ! anamın üzerinde bir ay oruç borcu vardı.Onun adına bu orocu tuta-yım mı ? diye sordu. Resulullah s.a.v :
- Onun adına oruç tut,buyurdu. Kadın tekrar :
- Annem hiç hacc yapmadı.Şimdi ben onun yerine hacc yapabilir miyim ? dedi. Resulullah s.a.v : Evet, onun yerine hacc yapabilirsin, dedi. }

MÜSLİM : 3.C.1149.N

{ …. İbni Abbas r.a şöyle demiştir : Peygamber .a.s.v’e bir adam geldi de :
- Kız kardeşim hacc yapmayı nezretmişti,ama bu nezrini yerine getiremeden vefat etti,dedi. Peygamber s.a.v :
- Şayet kardeşinin üzerinde bir borç olsaydı sen o borcu öder miydin ? buyurdu. O zat : “ evet öderdim “ dedi. Peygamber s.a.v :
- Öyleyse Allah’a olan borcunu da öde,çünkü Allah,hakkı ödenmeye daha layıktır, buyurdu. }

BUHARİ : 14.C.6570.S




13
İşte bu deliller de, samimi bir müslümanın hacca gitmek isteyip de gidemeden öldüğü zaman ,onun yerine velisinin hacc edebileceğini – dolayısıyle bu hayırlı amelden de kendisinin fayda göreceğini - anlatan delillerdir.



" وصلى الله على محمد النبي الأمي وعلى آله وصحبه وسلم "

وسبحانك اللهم وبحمدك أشهد أن لا إله إلا أنت أستغفرك وأتوب إليك

 
  Toplam 189261 ziyaretçikişi burdaydı!  
 
islamakidesi.tr.gg
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol